Şanlıurfalılar hayırsever iş adamlarını, Gazeteciler ve Yazarlar Birliği camiası genç meslektaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor…
Kanal Urfa Yönetim Kurulu Başkanı, İş Adamı İbrahim Toru Coronavirus’ten dolayı tedavi gördüğü özel hastanede vefat etti.
Şanlıurfalı İş Adamı ve Kanal Urfa TV yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru (44), 11 Eylül tarihinde Coronavirus testinin pozitif çıkması üzerine Şanlıurfa Balıklıgöl Devlet Hastanesinde tedavi altına alınmıştı. Sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine Gaziantep’te özel bir hastaneye sevk edilen Toru, tedavi gördüğü hastanede 24 Eylül günü hayatını kaybetti.
Cenazesi Şanlıurfa’ya getirilerek Eyyüp Peygamber Camiinde ikindi namazına müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Eyyübiye Aile mezarlığına defnedilecek.
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) üyesi merhum İbrahim Toru’nun ruhuna bağışlanmak üzere, TYB Şanlıurfa Şubesi üyelerince Kur’an-ı Kerim hatmedilmesi çalışmaları başlatıldı.
Ticaretle uğraşan İbrahim Toru, aynı zamanda Şanlıurfa'dan ulusal yayın yapan Kanal Urfa'nın kurucusu, Şanlıurfa’da AK Partinin kurucularından, 3 dönem AK Parti İl Başkanlığı yönetiminde yer aldı. 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi Şanlıurfa Bölgesi,11. sıradan milletvekili adayı oldu. Şanlıurfa Gazeteciler Birliği, Türkiye Yazarlar Birliği, Dost Meclisi gibi daha birçok Sivil Toplum Kuruluşu üyesi olan İbrahim Toru, iyi derecede Arapça biliyordu.
Kendi anlatımıyla İbrahim Toru
Toru Şirketler Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru, “Boyacısından iş adamına, müdüründen, bakanına kadar herkesle muhabbeti olan bir insanım. Zengin olabilirim ama geldiğim yeri iyi biliyorum. Ben yenilikçiyim ve yeni şeyler yapmaya çalışırım. Ben takip etmem, takip edilirim. Herkes beni rakip görür. Ben rakiplerimi çok severim ama rakiplerim bana kızar. Şirketimizi, kanalımızı açtık. Pasaj ile ilgili projemiz vardı ancak rafa kalktı. O proje gerçekleşseydi 2 bin 450 kişiye iş kapısı açılacaktı. İnsanlarımızın burada ailecek aktivite yapacak yeri yok. Ya Balıklıgöle gidiyor ya da Urfa City AVM’de birlikte yemek yiyor. Projelerimizle insanlarımızın gezebileceği alanlar yapacaktık” diyordu.
Kendi anlatımıyla İbrahim Toru
Şanlıurfa AK Parti İl Başkan Yardımcısı, Tanıtım ve Medya Başkanı ve aynı zamanda Toru Şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru, Şanlıurfa’nın yerel Olay gazetesine verdiği röportajında şöyle diyordu;
“1976 doğumluyum. 11 çocuklu bir ailenin 2. ferdiyim. İlkokulu Şair Abdi ilköğretim okulu, liseyi Gazi lisesinde okudum. Harran Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Elektrik Teknisyenliği bölümünü bitirdim. Şu an açık öğretimde İşletme 3. sınıf öğrencisiyim. Şu anda şirketlerin yönetim kurulu başkanlığını yapıyorum. Ortaokul 3. sınıfa kadar ayakkabı boyacılığı yaptım. Ailemin geçimini sağlamak için hem çalışıyordum hem de okuyordum. Okulda da başarılı bir öğrenciydim. Benim hayalin Tıp fakültesini kazanmaktı. Ancak, en son tercihte Biyoloji Öğretmenliği geliyordu ben de gitmedim. Daha sonra ticarete atıldım. Amcamın tavsiyesiyle ticarete atıldım. İlk kez 1992 yılında rahmetli amcam ve abimle birlikte pasaja girdik. O zaman maddi imkânımız pek yoktu. Benim o zaman biriktirdiğim 8 çeyrek altın, abimin altın kolyesi ve bir miktar para ile birlikte harekete geçtik. Rahmetli amcam erkek çocuğu olmadığı için bizleri çocuğu gibi severdi. Amcam 1993 yılında vefat edince dükkânın işletmesi bize kaldı. Toplam sermayemiz 2 Bin 460 dolar ile başlangıç yaptık. Yavaş yavaş ticaret yaptık. Biraz para biriktirdikten sonra abimi Dubai’ye yolladık. Sermayemiz 5 Bin 200 dolar olduktan sonra abime cesaret verdik ve abimi Dubai’ye gönderdik.
“Geldiğim Yeri Biliyorum”
Kendi yazdığı kitabının birinde kendini anlatarak şöyle diyordu;
“Diz kapakların kanayacak bu yola başlarken belki. Ama vazgeçmeyeceksin inancından. Ağlayacaksın, belki horlanacaksın, belki dışlanacaksın ama inandığın değerler uğruna yürüyeceksin. Bazen nefsin çıkacak karşına, bazı aralar çevren, kimi zaman ailen, belki de gücü elinde tuttuğunu zannedenler. Ama sen yorulmak yok diyerek, yürüyeceksin. Belki anlamak istemeyecekler, belki anlamazdan gelecek ve belki gülecekler, sende azim onlarda deli cesareti olan haline, belki küçümseyecekler ama dayanacak ve yürüyeceksin. Belki güvendiğin dağlara karlar yağacak, belki dallar tuttuğun kırk yerinden kopacak ama sen Rabbine sığınıp yürüyeceksin. Belki sürüleceksin, belki taşlanacaksın, belki atılacaksın, belki de yalnızlığa bırakılacaksın ama sen Rabbinin birliği inancına tefekkürde yürüyeceksin. Kimi zaman düşeceksin, kimi zaman çelme takacaklar ayağına, kimi zaman set çekecekler açılan yoluna, yorulacaksın kimi zaman fakat yolun yüceliğini bilecek, ‘Ya Bismillah’ diyerek, şahlanarak yürüyeceksin. Duranlar, yolu terk edenler, belki yoldan çıkanlar, belki yol boyunca saraylar yapanlar, belki pes ederek çıktığı seferden geri dönenler olacak ama sen yine de yürüyeceksin. Ağlayacaksın, ağlatacaklar ama sen gözyaşını azığın bilip yürüyeceksin.”
Kanal Urfa hayalimizdeki bir olaydı. Urfalıyız ama Urfa’yı tanıtamıyoruz. Maalesef başka kanallar da Urfa’yı tanıtırken farklı şekillerde tanıtıyorlar. İyi yönlerimizi değil kötü yönlerimizi tanıtıyorlardı. Daha çök terör, töre ve şiddet yanlarını gösteriyorlardı ve bu da benim zoruma gidiyordu. 2008 yılında krizdeyken bir atılım yaparak Kanal Urfa’yı kurduk. Türkiye’nin bazı büyük illerinde yokken biz uydudan yayın yapan kanal kurduk. Yaptığımız yayınlarla özellikle tanıtım noktasında şehrimizin kültür elçisi olduk. Televizyonu açtıktan sonra onunla mutlu olduk. Kanal Urfa’yı ilk açtığımızda dalga geçenler oldu. Oyuncakçı televizyondan ne anlar dediler ve kanalın en fazla 3 ay ömrü olacağını söylediler. Ancak şu an başarı ortadadır.
Oyuncak sektörüne girdik
Benim ilk oyuncağım bir pilli bir trendi. Sandıkta saklıyorduk ve haftada bir kez oynuyorduk. Bir bisiklet almak için bir yıl çalışıp para topluyorduk. Tabi ki oyuncak bizim eskiden beri bir idealimiz. Türkiye’de çocuk sayısı çok ancak herkesin oyuncağı yok. Eskiden oyuncağı olan çocukların ya babası zengin, ya Almanya’dan akrabası gelir ya da hacdan akrabası gelirdi ve getirirdi. Sektör olarak çok değiştirdik ve şu an da en zengininden en fakirine nerdeyse tüm çocukların oyuncağı var. Bu bir değişimdir, gelişimdir. Onun da en büyük etkenlerinden biri de biz olduk. Biz bunun için İstanbul’daki büyük firmalarla çok mücadele ettik. Allaha hamd olsun ki şu an Türkiye’nin ilk 5teki tanınmış firmalarından biriyiz. İstanbul’daki bazı markalar distribütörlük alamazken biz bunu başardık. Edirne’den Doğubayazıta kadar markamızı götürmeyi sağladık. Bunlarla birlikte hedefimiz çocuklarımızı mutlu etmektir. Onları mutlu etmek de oyuncaktan geçer. Biz bu idealimizi de gerçekleştirmiş olduk.
Bizler de; Şanlıurfa Gazeteciler Birliği ve Türkiye Yazarlar Birliği olarak, genç yaşta kaybettiğimiz Şanlıurfa sevdalısı, hayırsever iş adamı ve gazeteci meslektaşımız İbrahim Toru’ya Allahu Teâlâ’dan rahmet, kederli ailesine sabır ve baş sağlığı diliyoruz.
Yerel
25 Eylül 2020 - 15:49
İbrahim Toru kimdir?
Müslüm ABACIOĞLU / ŞANLIURFA Şanlıurfalılar hayırsever iş adamlarını, Gazeteciler ve Yazarlar Birliği camiası genç meslektaşlarını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor…
Yerel
25 Eylül 2020 - 15:49
İlginizi Çekebilir